Göz Kapağı Cerrahisi Gerektiren 4 Neden
Göz kapağı düşüklüğü, doğuştan olabildiği gibi daha sonraki dönemlerde geçirilen felç, travmaya ya da ilerleyen yaşa bağlı...
Göz tansiyonu sinsi bir hastalıktır genellikle her hangi bir belirti vermeden gözün görme yetisini yavaş yavaş yok etmektedir. Bazende (Kapalı Açılı Glokom) gözde şiddetli ağrı, ışık etrafında harelenmeler, gözde kızarıklık, baş ağrısı gibi şikayetlere sebep olanaktadır.
Göz tansiyonu göze karasu inmesi olarakta bilinmektedir. Göz içindeki basıncın (21 mmhg) yükselerek görmeyi sağlayan göz sinirine hasar vermesi olayıdır. Göz tansiyonun erken dönemde tespit edilmesi çok önemlidir. Maalesef göz sinirinde yaptığı hasar tedavi ile geri döndürülemez bu nedenle tespit edildiği anda tedaviye başlanmalıdır.
Göz tansiyonu sinsi bir hastalıktır genellikle her hangi bir belirti vermeden gözün görme yetisini yavaş yavaş yok etmektedir. Bazende (Kapalı Açılı Glokom) gözde şiddetli ağrı, ışık etrafında harelenmeler, gözde kızarıklık, baş ağrısı gibi şikayetlere sebep olanaktadır. Göz kliniğine herhangi bir şikayetle gelen her hastanın göz içi basıncını ölçüp (Tonometri) göz tansiyonuc(Glokom) açısından değerlendirilmektedir. Şüphelenildiğinde ise teşhisi kesinleştirmek amaçlı Görme alanı, OCT (RNLF), Pakimetri, HRT gibi ileri tetkiklere başvurulmaktadır. Teşhis kesinleştikten sonra hemen tedaviye başlanmalıdır.
Glokom nedenleri: Glokom genellikle 40 yaş üstü görülür. Fakat yenidoğanlarda( konjenital Glokom) görülebilir, çocukluk yaşlarda ve 40 yaş altında da görülebilmektedir.
Genetik yatkınlık aile hikayesi olup olmadığı sorgulanmalıdır. Genellikle aile hikayesi pozitif olanlar daha erken yaşlarda Glokom görülebilmektedir. Gözdeki enflamasyonla seyreden üveit dediğimiz hastalıkta da glokoma yatkınlık olmaktadır. Bazı Kataraktlı gözlerde de Glokom görülebilmektedir. Göze alınan Travma sonrası da göz tansiyonu görülebilmektedir. Tedavisi: Tedavide öncelikle antiglokomatöz damlalar kullanılmaktadır bu damlalar günümüzde gerçekten göz içi basıncını düşürerek göz siniri hasarını kontrol altına almamızı sağlamaktadır.
Hastaların tedaviye uyum sağlamaları için hastalığın ciddiyeti çok iyi anlatılmalıdır. Bu damlaları her gün düzenli bir şekilde kullanmaları gerektiğinin bilincinde olmaları gerekir. Genellikle tek çeşit damla kullanarak göz tansiyonu kontrol altına alınabilir. İleri dönem glokomlarda üçlü ilaç tedavisini öneriyoruz. Böylece göz tansiyonuna bağlı sinir hasarını yavaşlatarak kör olma süresini uzatmış oluyoruz. Örn: göz tansiyonu olan göze (Açık Açılı Glokom) müdahale edilmez ise 3-5 yıl içinde körlük gelişirken tedaviye başlandığında bu süre 15-20 yıla uzatılabilmektedir. Bazen de Glokom damlalara cevap vermektedir. Bizde damla dışı tedavilere başvurmaktayız. Lazer (SLT) yada cerrahi müdahale olan trabekülektomi dediğimiz ameliyatı yaparak göz tansiyonunu düşürüyoruz böylece sinir hasarını durdurmuş oluyoruz yada en aza indiriyoruz.